KAYISI YETİŞTİRME HAKKINDAKİ BÜTÜN BİLGİLER,KAYISI BAKIMI
KAYISI MEYVE AĞAÇLARI BAKIMI BİLGİLERİ İLAÇLAMASI MEYVECİLİK TOHUM ÇEKİRDEK VE FİDELERİ
Kışları nispeten soğuk, yazları sıcak olan iklim bölgelerinde yetişen kayısı meyvelerinin yüksek kalitede
olgunlaşabilmesi için yaz aylarında atmosferin kuru olması gerekmektedir. Havası nemli ve ilkbahar sisli geçen yerlerde çil hastalığına (Sclerotinia) tutulur ve meyve kalitesi düşer. Bu nedenle bahçelerin iyi havalanır bir şekilde kurulması gerekir. Bunun gibi ilkbaharın geç donları da bademden sonra çiçek açan bu meyve türünün herhangi bir yerde yetiştirilmesini sınırlamaktadır.
Kayısı üretimini olumsuz etkileyen iklim faktörleri; aşırı kış soğukları, ilkbahar geç donları, yaz aylarının serin ve yağışlı geçmesidir. Bu açıdan, GAP Bölgesi oldukça uygun iklim koşullara sahiptir. Kayısı yağış isteği bakımından badem kadar, hatta bazı hallerde ondan da daha çok kurağa dayanır.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE TOPRAK İSTEĞİ
Kayısı derin, geçirgen, iyi havalanan, sıcak ve besin maddelerince zengin olan ince dokulu, tınlı veya tınlı kireçli topraklarda en iyi yetişir. Kayısılar, çok nemli ağır topraklardan hoşlanmaz. Bu gibi topraklarda ancak erik anacı üzerine aşılanırsa büyümesine devam edebilir.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİ YETİŞTİRME TEKNİKLERİ
Çoğaltılması ve Kullanılan Anaçlar
Kayısı çeşitleri aşı ile çoğaltılır. Kayısının çoğaltılmasında kullanılan en uygun aşı, durgun göz aşısıdır. Aşı normal olarak toprak yüzeyinden 10-15 cm yükseklikten yapılırsa da kışları soğuk geçen yerlerde yüksekten aşılamak, yeni gövdeyi zerdaliden teşkil etmek daha güvenli olur.
Çöğürler tohum tavalarından şaşırtma parsellerine dikilir veya şeftalide olduğu gibi tohumlar sıralar üzerine ekilerek yerinde aşılanır. İkinci uygulama ile bir yıl kazanılmış olur.
Kayısıya anaç olarak zerdali, mirobolan eriği, badem ve şeftali kullanılır. Ancak, anaç seçiminde toprak şartları, topraktaki zararlılar, ağacın gelecekte alması beklenilen büyüklük ve meyvelerin kullanılma şekilleri ve kalitesi büyük rol oynar.
Kültür çeşitleri ile uyuşması, üzerindeki kalemin gelişmesi ve hatta kurak şartlara dayanması bakımından kayısı için en iyi anaç zerdalidir. Bu anaç nemotoda dayanıklı olduğu gibi derin ve geçirgen topraklarda tercih görür. Kireçli ve hatta kısmen tuzlu topraklarda da yetişir.
Badem kayısıya anaç olarak kireçli ve taşlı topraklarda kullanılır ancak, bademle kayısıların her zaman uyuşmadıkları unutulmamalıdır.
Kayısıya anaç olarak, özellikle alüviyal topraklarda, şeftali de kullanılsa da bu anaçla da çoğu zaman kayısıyla iyi uyuşmamaktadır. Nemli ve ağır topraklarda kayısıya anaç olarak eriğin kullanılması bir zorunluluktur.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİ BAHÇE TESİSİ
Tesis sırasında zerdali anacı üzerindeki ağaçlar arasında 10 X 10 bırakılmalı, erik anacı üzerinde bu 8 X 8 olabilir. Sulanmayan yerlerde bu mesafe ve aralıklar, 1,5 veya 2 katına çıkarılır
Fidanlar, bahçeye kışı ılık geçen yerlerde sonbaharda, yaprak dökümünden ilkbaharda gözlerin sürmesine kadar geçen periyot dikilir. Bununla birlikte, bu şartlarda, en iyisi, dikimin kış başında yani fidanlar kış dinlenmesine girdikleri zaman yapılmasıdır.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE TOPRAK İŞLEME
Kayısı bahçelerinde dikimden sonra ilk birkaç yıl açık toprak işlemesi yapılır. Bundan sonra, bahçelerde geçici bir örtü bitkisinin ekilmesi faydalı olur.
Bahçelerde daimi çayır toprakta suyun bol bulunduğu yerlerde ekilebilir. Kıraç alanlarda türlü materyalle yapılan malçlamanın gerek meyve miktarı gerekse meyve iriliği üzerine olumlu etki yaptığı bulunmuştur.
Sonbaharda yaprak dökümünden sonra bahçe yüzeysel olarak kültüvatör veya küçük bahçe pulluğu ile sürülür. İlkbaharda çağlalar fındık büyüklüğüne geldiğinde ve yabani otların çoğunluğunun çıktığı, yağışların bol olduğu dönemde, sıra araları yine aynı şekilde sürülür. Ağaç dipleri belle işlenir.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE SULAMA
Meyvelerin irileştiği ve olgunlaştığı yaz devresinde sulanması gerekmektedir. Sulama imkanlarının bulunduğu yerlerde toprağın geçirgenliği, sıcaklık ve buharlaşma şiddeti dikkate alınarak sulama aralıkları tayin edilmelidir.
Sulama sırasında suyun 1,50-1,80 m. yani köklerin en çok bulunduğu toprak bölgesine ulaşması istenir. Sık sık yüzlek yapılan sulamalar fayda yerine zarar verir.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME
Kaysıda azot noksanlığında yapraklar kısa ve sarımsı yeşil renkli olurlar. Dallar ince gelişirler. Genellikle çiçek bol olmakla birlikte, meyve sayısı az ve meyveler küçük olur.
Kaysıda bor noksanlığında meyvelerinde kahve renkli lekeler veya mantarımsı doku oluşur. Bazı durumlarda meyvelerde çatlama ve büzülme görülebilir. Olgunlaşma gayri nizami olur.
Meyve ağaçlarının hepsinde çinko noksanlığının tipik belirtisi, daralmış, küçülmüş yapraklar ve rozet oluşumudur. Bu ölçümün nedeni ise boğum araları uzunlukları oldukça kısalmış olmasıdır. Yaprak kenarları bazen dalgalı bir hal alırlar. Yaprak yüzeyin de damar kenarları yeşil kalmak üzere, damar aralarında sari mozaik şeklinde lekeler oluşur. Noksanlık çok şiddetli değilse sadece yaprakları etkiler, sürgün gelişimi normal devam eder. Ancak noksanlık şiddetli ise sürgün gelişimi tamamen durur. Sürgünlerde meyve tomurcuğu sayısı azalır veya tamamen yok olur. Taş çekirdekli meyvelerin meyve etlerinde kararmalar görülür.
Kiraz, kaysı ve şeftali gibi taş çekirdekli meyve ağaçlarında potasyum noksanlığı yapraklarda kıvrılma ve kırmızımsı kahve lekelerle beliren simptomlara neden olur. Sürgün uçlarında ölme, zayıf çiçek ölçümü ve normalden küçük meyveler olur.
Bahçelerde geçici örtü bitkisi yetiştirilmesiyle ağaçların organik madde ihtiyaçları büyük ölçüde karşılanmış olur.
Kayısı bahçeleri için her üç yılda bir, bir dönüm başına 3 ton çiftlik gübresi verilmesi uygun olup, suni gübrelerden her yıl ağaç başına her ağacın yaşı için 100 gr hesabı ile (örneğin: 10 yaşındaki ağaca 1 kg) verilmesi faydalıdır.
Fosforlu gübreler sonbaharda ağacın gövdesinden itibaren 1-1,5 m. dışına açılacak bir ark içerisine bant şeklinde verilmesi, azotlu gübrelerinde ilkbaharda mart başında 1/2 sini, mayıs başında 1/2 sini olmak üzere serpme şeklinde verilmesi gerekir.
KAYISIDA GÖRÜLEN HASTALIKLA
MONİLYA (MUMYA)
ERİK PASI
KARA LEKESİ HAST
DAL KANSERİ
YAPRAK DELEN (ÇİL) HASTALIĞI
BAKTERİYEL KANSER VE ZAMK
ROSELLİNİA KÖK ÇÜRÜKLÜĞÜ HASTALIĞI
YAPRAK KIVIRCIKLIĞI HASTALIĞI
ŞARKA VİRÜSÜ
ARMİLLARİA KÖK ÇÜRÜKLÜĞÜ HASTALIĞI
KAYISIDA GÖRÜLEN ZARARLILAR
KIRMIZI ÖRÜMCEKLER
KAHVERENGİ KOŞNİL
YAPRAK BİTLERİ
DUT KABUKLU BİTİ
İÇ KURDU
YAZICI BÖCEKLER
MEYVE AĞACI DİPKURTLARI
ŞEFTALİ GÜVESİ
VİRGÜL KABUKLU BİT
ERİK KOŞNİLİ
BAKLA ZINNI
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE BUDAMA
Kayısı ağaçları sebest goble, değişik doruk dallı ve yatay palmet şeklinde taçlandırılırlar. Ağaçlarda taç şekli amacıyla yapılan budamalar esnasında ana ve yan dallar üzerinde uzanmış olan obur dallar ile aynı yönde birbirine çok yakın uzamış olan sürgünlerin kesilmesiyle büyüme teşvik edilmiş ve iyi bir bahçe kurulmuş olur.
Verimli ağaçların budanmasında esas ürünün iki ve daha yaşlı dallar üzerinde meydana geldikleri dikkate alınarak dalcıkların korunmasına çaba gösterilmeli Bu nedenle kayısılarda dalcık seyreltmesi yapılmaz. Ancak yapılan budamalarla da tacın iç kısmının iyi ışık görmesini ve bu dalların kurumamalarına yardım edilir.
Ağaçlar yaşlandıkça yeni sürgünlerin uzunlukları da azalmaya başlar. 40-75 cm'lik bir gelişme göstermesi gereken sürgünler artık bu kadar büyümüyorsa budamayı daha şiddetli yapmak gerekir. Kayısılarda budama yaraları mutlaka macunla kapatılmalıdır.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE SEYRELTME
Kayısılarda seyreltme daha çok sofralık olanlarda yapılır. Kurutmalık olanlarda yapılmaz
Seyreltme meyve iriliğini artırır, meyvelerin dallarda ve ağaçlar üzerinde iyi bir şekilde dağılmalarını sağlar ve meyvenin kalitesini yükseltir.
Kayısıların en iyi seyreltme zamanı çekirdeğin sertleşmeye başladığı zamandır. Seyreltme sırasında küçük meyveler koparılmalı, büyük olanlar bırakılmalı ve 4-8 cm mesafe ile seyreltilmelidir.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE HEREKLEME
Ağaçlar büyüyüp yaşlandıkça dallar, yaprak ve meyvelerin ağırlığı ile aşağı doğru sarkar. Ürünün fazla olduğu özellikle olgunluğa doğru dalların kırılma tehlikesi artar bunu önlemek için dallara herek vererek kırılmaları önlenir.
KAYISI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE HASAT
Kayısı ağaçları ekolojik şartlara ve kullanılan anaca göre 3-5 yaşında meyve vermeye başlar. Genellikle onuncu yıldan itibaren tam ürün alınır. Elli yaşından sonra meyve verimi düşmeye başlar.
Ağaç başına verim, bakım şartlarına ve ekolojik şartlara göre değişir. Canino çeşidinden ağaç başına 74.86 kg verim alınmıştır.
Sofralık ve uzak mesafeye nakledilecek olan kayısılar henüz sertken ve zemin rengi kısmen sarardığı zaman toplanır. Konservelik kayısılarda meyveler yumuşamaya başlayınca ve olgunluk rengini alıncaya kadar bırakılır. Kurutmalık kayısılarda meyveler ağaç üzerinde tamamen olgunlaşıncaya kadar bırakılır.
Bir ağaçtan hasat normal olarak 3 defa yapılır. Daha fazlada tekrar edilebilir.
Seçilen boylar (ekstra, 1. sınıf, II sınıf) ayrılan kayısılar bir kiloluk sepetlere veya 4-6 kiloluk tablalara konur. Ekstra meyveler tek sıra olarak düz veya çapraz istif edilir. Kayısı ambalajında da 30 x 40 x ve 30 x 50 cm boyundaki tablalar en elverişlidir.
Kayısılar uzun süre saklamaya gelmez, pazarda yığınağı önlemek ve uzak mesafelere sevk olgunluğunda toplanmış kayısıları sıfır derecede 7-10 gün saklamak mümkün olmaktadır
SERA VE AĞAÇLARI FİDANLARI BÜYÜTMESİ NASIL DİKİLİR TÜM BİTKİLER VE MEYVELER BAKIM VE YETİŞTİRMESİ MEYVE SULAMA VE BAKIMLARI AĞAÇ DİKMEK BÜYÜTMEK EKİM ZAMANI NASIL EKİLİR NASIL DİKİLİR BİLGİLERİ,BAKIM SULAMA,İLAÇLAMA HASAT BUDAMA GEREKLİ TÜM BİLGİLER HAKKINDA FAYDALARI RESİMLERİ GÜBRELEME ÇAPALAMA