İSTANBUL'UN DOĞAL VE TARİHİ GÜZELLİKLERİ,MEYDANLARI, SARAYLARI, CAMİLERİ,İSTANBUL TARİHİ, İLÇELERİ, DİNİ MEKANLAR, ESKİ ESERLER
İSTANBULUN DOGAL GÜZELLİKLERİ
BOĞAZİÇİ
Her sene, zamanı gelince, İstanbul'un birçok semtlerinden Boğaz'ın mahallelerine göçler başlardı. Boğaziçi'nin kenarlarına yapılmış ve hala kısmen olsun eski erkan sedirleri, kerevetler üstünde şilteler ve halılar üstünde yer minderleri gibi eski eşyalarla döşenmiş geniş gönüllü yalılara taşınılırdı.
Boğaziçi'nde bilhassa sularla ışıkların oyunları esrarlı bir canlılıktadır. Yalıların Boğaz'ı seyretmeye ayrılmış ön odalarında sulara çarpan ışıkların içeriye sıçramış akisleriyle birdenbire oda duvarının bir parçası bir vücudun derisi gibi ürpermeğe ve başınızın üstünde, tavanın bir parçası, bir nehrin altın sulariyle akmağa başlar. Karada temelleri üstünde sabit duran yalılar sularda, baş aşağı,temelleri havada, yüzmeğe koyulurlar. Yosun kokulu kayıkhaneler denizin mırıldanan sularını yalının, bir zemin kat odasının ta altına getirirler.
ÇAMLICA
Büyük Çamlıca tepesi şehrin en yüksek tepelerindendir ve konumu itibariyle olağanüstü bir manzaraya sahiptir. Aynı anda Boğaziçi'nin iki yakasının, adaların ve Marmara'nın görülebildiği Çamlıca tepelerinden özellikle gün doğuşu ve batışını seyretmek doyumsuz bir zevktir.
1980 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile TURING ve Otomobil Kurumu arasında imzalanan bir protokolle Büyük Çamlıca tepesinde, Osmanlı mimarisine uygun, pavyon ve köşklerden oluşan bir restoran ve kafeterya inşa edilerek hizmete sunulmuştur. Bu mekanın işletmeciliği 1995 yılından beri İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce yürütülmekte ve İstanbul halkına çok uygun fiyatlarla hizmet sunulmaktadır.
YILDIZ PARKI
BELGRAD ORMANLARI
Yüzölçümü 5.300 hektar olan bölgenin en yüksek yeri 230 metrelik Kartaltepe'dir. Ormanlık alanda ağırlıklı olarak meşe, gürgen, kayın ve kestane ağaçları bulunur.
Belgrad Ormanları'nda şehrin su ihtiyacını karşılamak için yapılmış yedi bent bulunmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde şehrin su ihtiyacını karşılamak amacıyla birbiri ardına inşa edilen, Kömürcü Bent (1620), Büyük Bent (1724), Topuzlu Bendi (1750), Ayvad Benti (1765), Valide Bendi (1796), Kirazlı Bent (1818) ve 2. Sultan Mahmut Bentleri (1839) buradadır. Bu bölgeler ayrıca mesire yeri olarak da kullanılmaktadır.
Bu bölgeye, Belgrad Ormanları ismi, Kanuni Sultan Süleyman’ın Belgrad Seferi'nden dönerken getirdiği esirleri bu bölgeye yerleştirmesinden dolayı verilmiştir. Esirlerin yerleştirildiği köye Petra Köyü denmiştir. Petra 1898’de kaldırılmıştır.
Girişin ücretli olduğu ormanlarda 700 dönüm kadar bir bölge halkın kullanımına açık piknik alanı olarak düzenlenmiştir.
ADALAR
Adalar veya Prens Adaları, İstanbul'un Büyükada, Heybeliada, Burgazada, Kınalıada, Sedefadası, Sivriada, Yassıada, Kaşık Adası ve Tavşan Adası adlı 9 adadan oluşan ilçesi. 2000 Nüfus sayımına göre nüfusu 17.738'dir.
Adalar ilçesinin merkezi Büyükada olup, ilçe 5 mahalleden oluşmaktadır; Büyükada'daki Maden Mahallesi ve Nizam Mahallesi, Kınalıada Mahallesi, Burgazadası Mahallesi, Heybeliada Mahallesi.
İstanbul Adaları'nın, özellikle Bizans döneminde saray mensuplarının sürgün yerleri olduğu için Prens Adaları diye adlandırıldığı söylenir.
Adalar'ın İstanbul'a uzaklıkları, en yakın Kınalıada, en uzak Tavşanadası olmak üzere 7 deniz miliyle 13,5 deniz mili (25 km) arasında değişir. Adalar'a ilk vapur seferleri Galata Köprüsü'nden 1846 yılında başlamıştır. Bugün Kabataş, Kadıköy ve Bostancı'dan sürekli deniz yolu bağlantısı vardır.
Adalar'da yaşayan azınlık nüfusunun çeşitli toplumsal, siyasi olayların sonucunda dönem dönem buradan ayrılması, yerleşim alanlarının az olması ve yeni yapılaşmaya sınırlı olanak tanınması gibi nedenlerle nüfusu ya azalmış, ya da durağan kalmıştır. Özellikle 1950'den günümüze kadar, Adalar'da sürekli oturan nüfus azalırken yörenin etnik ve sosyal yapısı da değişmiştir. Yahudi ve Hıristiyan, özellikle de Rum ve Ermeni nüfusta çok büyük azalma olurken İstanbul içi ve dışı doğumlu Müslüman nüfus büyük bir artış göstermiştir.